YARGITAY 19. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 19.12.2017 Esas: 2016/12505 Karar: 2017/8069

Alım-Satım İlişkisinde Kur Farkı İstenebilmesi İçin ya Sözleşmede Açık Hüküm Bulunmalı veya Faturada Açıkça Döviz Karşılığı Yazılı Olmalıdır.

Özet :

Dava, kur farkından kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davacının, alım-satım ilişkisinde kur farkı talep edebilmesi için ya sözleşmede açık bir hüküm bulunmalı veya asıl faturada açıkça döviz karşılığı yazılı olmalıdır. Açıklanan hususlar dikkate alınmaksızın, kur farkına dayanak teşkil eden asıl faturalar getirtilip bilirkişi incelemesi yaptırılmadan cari hesap ekstresi üzerinde yapılan yorumla, kur farkı ödemesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, taraflar arasında gerçekleşen ticari alışverişten dolayı kur farkına karşılık gelmek üzere müvekkili şirket tarafından tanzim edilen seri B 674918 numaralı 17/12/2014 sevk ve düzenleme tarihli ve 5.833,81 TL bedelli faturanın 19/12/2014 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, davalı şirketçe alınan bu faturanın müvekkili şirkete iade edildiğini, bunun üzerine davalıya ihtarname gönderildiğini, müvekkili şirket ile davalı arasındaki dövizli cari hesap ilişkisinin geçmiş yıllara dayandığını ileri sürerek taraflar arasında geçerli cari hesaptan doğan 17/12/2014 düzenleme tarihli 5.833,81 TL tutarlı kur farkı faturasını da içeren 4.429,03 USD dövizli cari hesap alacağının dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, taraflar arasında kur farkı ödemesi ile ilgili ve ayrıca döviz ile satış sözleşmesi yapıldığı hususunda da bir anlaşma bulunmadığını, tüm ödemelerin TL üzerinden yapıldığını, davacının mali yönden sıkışması nedeniyle bugüne kadar uygulanması ve döviz satım sözleşmesi olmayan bir ticaret için kur farkı istemesi yoluna gittiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen 12.02.2012 tarihli bilirkişi raporuna göre, ticari kayıtlarının yabancı para cinsinden Amerikan Doları olarak tutulduğu, taraflar arasındaki teamülün bu şekilde yürüdüğü, davalının davacıya dava konusu fatura nedeniyle kur farkı ödemesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 4.429,03 USD nin ödeme tarihindeki Merkez Bankası kur karşılığının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, kur farkından kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davacının kur farkı talep edebilmesi için taraflar arasındaki sözleşmede açık bir hüküm bulunması ya da asıl faturada açıkça döviz karşılığının yazılması gerekmektedir.

Mahkemece kur farkına dayanak teşkil eden asıl faturalar getirtilip bilirkişi incelemesine sunulmadan, cari hesap ekstresi üzerinde yapılan yorumla yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.