YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 30.09.2004 Esas: 2004 / 10451 Karar: 2004 / 10197

Nafakanın Artırılması veya Eksiltilmesine İlişkin Talepler Boşanmadan Doğan Davalar İçin Öngörülmüş Olan Bir Yıllık Zamanaşımı Süresine Tabi Değildir.

Özet:

Dava, nafakanın eksiltilmesi talebine ilişkindir. 4721 sayılı TMK’nun 178. maddesine göre, evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Ancak nafakanın artırılması veya eksiltilmesine ilişkin davalar, anılan madde kapsamında değildir. Buna rağmen zamanaşımı nedeniyle davanın reddi usul ve yasaya aykırıdır.

Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

YARGITAY KARARI

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü.

Davacı vekili dilekçesinde, müvekkilinin davalıdan anlaşmalı boşanma sonucunda boşandıklarını, boşanma davasına sunulan protokol gereğince davalı eş için 100.000.000.-TL yoksulluk nafakası” ile, müşterek çocuk için 100.000.000.-TL iştirak nafakası kararlaştırıldığını, gene aynı protokolün 3. maddesinde her yılın bir mayıs tarihinde bu nafakalara % 70 oranında zam yapılacağının öngörüldüğü, davalı tarafa bu artış şartı gereğince 1.125.000.000.-TL ödeme yaptıklarını, beyan ederek, sözleşmenin 3. maddesinin mutlak butlan ile batıl olduğunun tespiti ile, ödenen 1.125.000.000.-TL yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren 1 yıldan fazla süre geçtiğinden, davanın zamanaşımı nedeni ile reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.

TMK’nun 178. maddesinde, bir yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüştür. Maddeye göre, evliliğin boşanma sebebi ile sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

Ancak dava konusu uyuşmazlık, önceki davada kabul edilen nafakanın eksiltilmesi talebine ilişkin olup, MK’nun 178. maddesinde ifadesini bulan boşanmadan doğan bir dava hakkı niteliğinde değildir. Nafakanın arttırılması ve eksiltilmesine ilişkin talepler ise, TMK’nun 4. maddesinde öngörülen “hakkaniyet” ölçüleri dahilinde incelenmelidir.

O halde mahkemece, işin esasına girilerek davaya bakılması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı olduğu şekilde zamanaşımı nedeni ile davanın reddine karar verilmiş olması” doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.