YARGITAY 14.HUKUK DAİRESİ

Tarih: 24.12.2018 Esas: 2016/15347 Karar: 2018/9346

Paydaşlığın (Ortaklığın) Giderilmesi Davası – Mecburi Dava Arkadaşlığı

Özet:

Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. 

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.06.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.

Davacılar vekili, 4440 ada 5 parsel, 4441 ada 5 parsel ve 4441 ada 4 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesini talep etmiştir.

Davalılar, davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlardaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.

Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.

Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.

Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK’nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.

Somut olayın incelenmesinde;

1)Dava konusu her üç taşınmazın tapu kaydına ilişkin UYAP sisteminde bulunan TAKBİS kayıtları üzerinden yapılan güncel sorgulamaya göre; 22.04.2016 tarihinde hisse sahibi olan … , … , … , … ,… ve … davaya dahil edilmemiştir.

2)Davalılardan … ve …’ya hem dava dilekçesi hem de gerekçeli karar usulsüz tebliğ edilmiş olup, davalılar dava ve duruşmalara katılmamıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca anılan davalılara usulüne uygun dava dilekçesi tebliği ile davada taraf olmaları sağlanmalıdır.

3)Tapu kayıt maliki … mirasçısı …’in karar tarihinden sonra öldüğü anlaşıldığından; mirasçılık belgesine göre mirasçılarının tespiti ile dava dilekçesi tebliğ edilerek davaya dahil edilmesi gerekir.

Açıklanan nedenlerle, mahkemece taraf teşkili usulüne uygun bir şekilde sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir

SONUÇ: Yukarıda 1, 2 ve 3 numaralı bentte açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 24.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.