YARGITAY HUKUK GENEL KURULU

Tarih: 14.03.2018 Esas: 2017 / 1092 Karar: 2018 / 463

Trafik Kazası – Maddi Manevi Tazminat – Yetkili Mahkeme

Özet:

Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7.maddesinde, motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği düzenlenmiştir. Bunun yanında Dairemiz yerleşik içtihatları uyarınca zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı araçların vermiş olduğu zararların tazminine yönelik olarak trafik sigortasını yapan sigorta şirketine yönelik açılan davalarda bir şubeden daha yetkili organı olan Bölge Müdürlüklerinin bulundu yer mahkemesinde de dava açılabileceği kabul edilmektedir.

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesince “dava dilekçesinin yetkisizlik nedeni ile reddine” dair verilen 03.06.2013 gün ve 2013/242 E., 2013/146 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 19.12.2013 gün ve 2013/20048 E., 2013/18060 K. sayılı kararı ile;

“…Davacı vekili, davalıların malik, sürücü, işleten ve trafik sigortacısı olduğu yolcu otobüsünde bulunan müvekkilleri desteği Arifin meydana gelen kazada vefat ettiğini belirterek destekten yoksun kalma nedeni ile toplam 6.000,00,TL maddi tazminatın ve toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketinden poliçe limiti ile sınırlı olarak temerrüt tarihinden, diğer davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsilini talep etmiştir.

Davalı … Pet. Ür. Oto. Tur. İnş. Taah. Gıda Paz. Tic. San. Ltd. Şti. vekili, yetkili mahkemenin Erzurum Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

… Tur. Sey. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili, yetkili mahkemenin Erzurum Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davalıların yetki itirazlarının HMK’nın 7, 10, 14 ve 16. maddeleri uyarınca yerinden bulunduğu, olayın haksız fiilden kaynaklandığı ve Aksaray ilinde meydana geldiği, yetki itirazında bulunan davalılar yönünden dosyanın tefriki ile Erzurum Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesi ile davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava Borçlar Kanunu’nun 6098 sayılı TBK 53 ve 56. maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Davacı vekili davayı müvekkillerinin murisinin yolcusu olduğu aracın malik, bir unvan altında aracı işleten teşebbüs sahibi, sürücü ve trafik sigortacısına yöneltmiş, mahkemece yetki itirazında bulunun davalılar yönünden dosya tefrik edilmiş ve yetkisizlik kararı verilmiştir.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7.maddesinde, motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği düzenlenmiştir. Bunun yanında Dairemiz yerleşik içtihatları uyarınca zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı araçların vermiş olduğu zararların tazminine yönelik olarak trafik sigortasını yapan sigorta şirketine yönelik açılan davalarda bir şubeden daha yetkili organı olan Bölge Müdürlüklerinin bulundu yer mahkemesinde de dava açılabileceği kabul edilmektedir. Somut olayda, kaza Aksaray İlinde vuku bulmuş, sigorta poliçesi de Erzurum ilinde tanzim edilmiştir. Davacı vekili davayı, sigortacının bir acenteden daha yetkili organı olan Bölge Müdürlüğünün bulunduğunu düşündüğü Konya’da açtığı anlaşılmakla birlikte bu konuda mahkemece yeterli araştırma yapılmaksızın yetki itirazında bulunan davalılar yönünden yetki itirazlarının kabulü ile tefrik edilen bu dosya yönünden yetkisizlik kararı verilmiştir. Buna göre mahkemece Ergo Sigorta A.Ş.’nin Konya İlinde Bölge Müdürlüğü’ nün bulunup bulunmadığının bağlı olduğu ticaret sicil müdürlüğü, Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği ve Ergo Sigorta A.Ş.’den sorularak belirlenmesi ve Bölge Müdürlüğü’nün bulunduğunun belirlenmesi halinde 2918 Sayılı KTK’nın 110.maddesi gereğince bir şubeden daha yetkili organ olan bölge müdürlüğünün bulunduğu Konya ilinde de dava açılabileceği gözetilerek yetki itirazının reddine karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir…”gerekçesiyle oy çokluğu ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Mahkemece yetki itirazının kabulü ile dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine ve dosyanın Erzurum Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde yer alan gerekçelerle oy çokluğu ile bozulmuştur.

Mahkemece yetkili olmayan bir mahkemenin yorum yoluyla yetkili sayılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle önceki kararında direnilmiştir.

Direnme kararı davacılar vekili ve davalı … Tur. Sey. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmiştir.
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, trafik kazası sonucu ölüm nedenine dayalı olarak sigorta şirketi aleyhine açılan tazminat davasında, sigorta şirketinin bölge müdürlüğünün bulunduğu yerin yetkili olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

I-Davalı Erzurum Esedaş Tur. Sey.ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz istemi yönünden yapılan incelemede;

Hukuk Genel Kurulunca 07.03.2018 tarihinde yapılan görüşmeler sırasında temyiz eden davalı Erzurum Esedaş Tur. Sey.ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin süresinde yapmış olduğu yetki itirazında, dosyanın yetkili Erzurum Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesini talep ettiği, yerel mahkemenin temyiz eden davalı tarafın açık iradesi dikkate alınarak ve davalı taraf lehine Erzurum Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin yetkili olduğu yönünde karar verdiği, davalı tarafın lehine verilen direnme kararını bu kez kazanın meydana geldiği yer olan Aksaray Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin yetkili olması gerektiği gerekçesi ile temyiz ettiği dikkate alınarak davalı … Tur. Sey. Ve Ltd. Şti. vekilinin temyiz isteminin hukuki yarar yokluğundan reddine, oy birliği karar verilmiştir.

II- Davacılar vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;

Yetki, bir davaya hangi yerdeki hüküm mahkemesi tarafından bakılacağını belirtir. Burada, yer bakımından (coğrafi bakımdan) bir davanın hangi (neredeki) mahkeme tarafından görüleceği söz konusudur (KILIÇ,H.:Açıklamalı ve İçtihatlı HMK,Ankara,s,585,Kuru B.:Hukuk Muhakemeleri Usulü sh. 2616’ya atfen).

Davalının birden fazla olması hâlinde yetki kuralını düzenleyen 6100 sayılı HMK’nın 7.maddesi “(1) Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. (2) Birden fazla davalının bulunduğu hâllerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine, onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir.” hükmünü içermektedir.

Haksız fiilden doğan davalarda yetki kuralını düzenleyen 16. maddesi ise; “ (1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” şeklindedir.

4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun ilga edilen 25. maddesinde sigorta sözleşmesinden doğan anlaşmazlıklarda, tazminat ve rücu talepleri nedeni ile açılacak davalarda ve icra takiplerinde yetkili mahkemenin veya icra dairelerinin; sigorta şirketinin veya şubesinin, sigorta sözleşmesini yapan acentenin, sigortalının, hak sahibinin, rücu edilenin ikametgahındaki veya zarara yol açan olayın meydana geldiği yerdeki mahkemelerin ve icra dairelerinin olduğu düzenlenmiştir.

Karayolu Taşımacılığı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları’nın C.8. maddesinde de yetkili mahkemeler belirlenmiş ve genel şartlarda “Sigorta sözleşmesinden doğan anlaşmazlıklar nedeniyle sigortacı aleyhine açılacak davalarda yetkili mahkeme, sigorta şirketinin merkezinin veya sigorta sözleşmesine aracılık yapan acentenin ikametgahının bulunduğu yerdeki veya zarara yol açan olayın meydana geldiği yerdeki; sigortalı aleyhine açılacak davalarda ise davalının ikametgahının bulunduğu yerdeki ticaret davalarına bakmakla görevli mahkemedir. ” şeklinde düzenleme getirilmiştir.

Sigorta Şirketleri ve Reasürans Şirketlerinin Kuruluş ve Çalışma Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 10. maddesinde, şirketlerin bölge müdürlükleri ve şube açmak suretiyle yurt içinde teşkilatlanmasının, yurt dışında şube veya temsilcilik açması ilgili diğer mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla serbest olduğu, ancak bu şekilde faaliyete başlanmasını ve faaliyetin sona erdirilmesini müteakip bir ay içinde şirketçe Müsteşarlığa bildirimde bulunulması gerektiği belirtilmiştir.

Somut olayda, davacı vekili davayı müvekkillerinin murisinin yolcusu olduğu otobüsün malikine, işletenine, sürücüsüne ve zorunlu taşımacılık mali mesuliyet ve kasko sigortacısına yönelterek davayı bölge müdürlüğünün bulunduğunu düşündüğü yer olan Konya’da açmıştır. 14.02.2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, kazanın meydana geldiği yer Aksaray’dır. Davacıların yerleşim yeri Karaman, her iki davalı şirketin merkez adresi ise Erzurum’dur. Sigorta şirketinin genel merkez adresi ise Ümraniye/İstanbul’dur. Mahkemece 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 7, 10, 14 ve 16. maddeleri uyarınca Erzurum Mahkemelerinin yetkili mahkeme olduğu gerekçesi ile yetki itirazında bulunan davalılar bakımından dosya tefrik edilerek yetkisizlik kararı vermiştir.

Mevcut bu durum karşısında, davacılar davasını aracın zorunlu trafik sigortasını düzenleyen şirkete değil de, zorunlu taşımacılık mali sorumluluk sigortasını ve kasko sigorta poliçesini düzenleyen şirkete yönelttiğinden 2918 sayılı yasanın eldeki davada uygulanma olanağı bulunmamaktadır. Her ne kadar, 2918 sayılı KTK’nın 110/2. Maddesi ile uyumlu olsa dava tarihi dikkate alındığında, dava konusu araç otobüs olduğundan olaya 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun ilga edilen 25. maddesi uygulanmalıdır. Ne var ki her iki yasanın da ilgili maddelerinde bölge müdürlüğünün yetkili olduğu yönünde bir düzenlenme bulunmamaktadır.

Kanunda bulunmayan bir düzenleme de yorum yolu ile genişletilemez. Bu durumda 4925 sayılı Yasanın 25. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 7. maddesi hükmü uyarınca, bölge müdürlüklerin bulunduğu yer mahkemelerinin de yetkili mahkeme olarak kabul edilemeyeceği sonucuna ulaşılmıştır.

Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında merkez veya şubenin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemeleri, Kanun (4925 s. Karayolu Taşıma Kanunu) uyarınca yetkili kabul edildiğine göre, acente ve şubeyi denetleyen üst merci olan, genel merkezin emir ve talimatı doğrultusunda çalışan ve yetkisi şubeye göre daha fazla olan bölge müdürlüğünün bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu yönünde görüş ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.

SONUÇ: Yukarıda (I) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … Tur. Sey. Ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz isteminin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE, istek hâlinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 07.03.2018 günündeki ilk oturumda oy birliği ile,
(II) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının yukarıda açıklanan gerekçelerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilâm harcı peşin alındığından başka harç alınmasına gerek olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 14.03.2018 günündeki ikinci oturumda oy çokluğu ile karar verildi.