YARGITAY 23. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 30.01.2019 Esas: 2016/2303 Karar: 2019/220

Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi – Eser Sözleşmelerinde Ayıplı İmalat – Ayıp İhbarı – Zamanaşımı

Özet:

Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Eser sözleşmelerinde ayıplı imalat bulunması halinde ayıp ihbarının makul olan en kısa sürede eseri meydana getiren yükleniciye ihbar edilmesi gerekir. Davacı eksik imalatı zaman aşımı olan beş yıllık süre içinde ve ayrıca görülmesi mümkün olmayan gizli ayıpları da tespitinden itibaren en kısa sürede ihbar ederek dava edebilir.

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili ve diğer arsa sahibi İmam … ile davalı arasında gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre toplam 10 bağımsız bölüm inşa etmek koşuluyla müteahhit … ve …’le anlaştıklarını, davalıların bu sözleşmeye göre inşaatı 16 ay sonunda tamamen bitirmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, yapılan ihtarlara rağmen müteahhitlerin eksiklikleri gidermediğini ve inşaatı hala teslim etmediğini ileri sürerek 10.09.2011 tarihinden itibaren sözleşmeye konu taşınmazın dava tarihine kadar olan rayiç kira bedellerinin birer aylık kira dönemi hesabı ile tespiti ve işleyecek ticari temerrüt faizinin belirlenmesine, sözleşme içinde yer alan teknik şartnameye uygun olmayan … ve malzemelerin tespiti ile şartnameye uygun hale getirilmesi için gereken meblağın belirlenmesine, şimdilik 12.600,00 TL. maddi tazminatın sözleşmeye göre inşaatın teslim tarihi olan 10.09.2011 tarihinden itibaren hesaplanacak ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalılar vekili, açılan davayı kabul etmediklerini, müvekkili yüklenici ile davacı arasında sözleşme uyarınca yapılması kararlaştırılan inşaatın dava tarihinden önce bitirildiğini, gerek sözleşmenin tarafı olan dava dışı diğer hissedar İmam Yergeç’e ve gerekse davalıya anahtar teslimi suretiyle teslim edildiğini, davalı tarafın sözleşme uyarınca kendisine teslimi gereken iki adet bağımsız bölümü teslim alarak birisinde oturmaya başladığını, diğerini ise kiraya vermek üzere boş tuttuğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davalı yüklenicilerin taşınmazı sözleşmede belirtilen süre içerisinde tam ve eksiksiz olarak tamamlayamadıkları, anahtar teslim şartının gerçekleşmediği, sözleşme uyarınca teslimde gecikilen süre için emsal kira bedeli tutarında tazminat ödemeyi kabul ve taahhüt ettiklerini ayrıca raporda belirtilen ve sözleşmeye göre yapılması gereken eksik ve ayıplı imalatların bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile; eksik ve ayıplı imalatlar nedeniyle 7.666,90 TL. kira bedelinden dolayı 2.450,00 TL. olmak üzere toplam 10.116,90 TL. maddi tazminatın dava tarihi olan 04.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.

1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Eser sözleşmelerinde ayıplı imalat bulunması halinde ayıp ihbarının makul olan en kısa sürede eseri meydana getiren yükleniciye ihbar edilmesi gerekir. Olayımızda davacı 15.11.2011 tarihinde inşaatın teslim olduğunu beyan etmiş ve eldeki davayı 04.05.2012 tarihinde açmıştır. Bu tarihler arasında ayıplara dair herhangi bir ihbar yapıldığı öne sürülmemektedir. Bu durumda davacı eksik imalatı zaman aşımı olan beş yıllık süre içinde ve ayrıca görülmesi mümkün olmayan gizli ayıpları da tespitinden itibaren en kısa sürede ihbar ederek dava edebilir. Mahkemece kararda hem eksik hem de ayıplı işlerin bedelinin hüküm altına alınmadığı anlaşılmaktadır. Bu husus yukarıdaki ilkeye aykırıdır.

Bu durumda mahkemece yerinde yeniden keşif yapılarak davalı yüklenicinin eksiklikler ile itirazları da göz önünde bulundurup ayıplı imalat ve eksik imalat belirlenip gizli ayıp ve eksik imalatın bedelinin hüküm altına alınması, açık ayıpla ilgili taleplerin reddedilmesi gerekmektedir. Bu hususlara riayet edilmeden eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle (1) numaralı bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde davalılara iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 30.01.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.