YARGITAY 23. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 30.11.2015 Esas: 2014 / 7263 Karar: 2015 / 7714

Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin Feshi – Nama İfaya İzin

Özet:

Davacı, davalı ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıklarını, süresi içinde iskan ruhsatını alınmadığını iddia ederek, sözleşmenin feshi ile geriye kalan teminat dairenin satılmasına izin verilmesini talep etmiştir. Dava, nama ifaya izin istemine ilişkindir. Nama ifaya izinle, taraflar arasındaki sözleşme gereğince yükleniciye isabet eden bağımsız bölüm satılarak, yüklenicinin eksik bıraktığı iş ve işlemlerin tamamlanması amaçlanmaktadır. Bu nedenle dava konusu bağımsız bölümün hüküm tarihine yakın tarihteki rayiç değeri saptanarak, o değerden aşağı olmamak kaydı ile satılıp, elde edilecek paranın arsa sahibince eksik bırakılan iş ve işlemlerde kullanması, kalanının yükleniciye iade edilmesi yönünde hüküm kurulması gerekir. 

Taraflar arasındaki nama ifa davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı şirket temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 29.03.2005 tarihli kök, 13.03.2006 tarihli ek arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin bulunduğunu, davalının süre dolmasına rağmen yapı denetim firması ücretini ödeyerek iskân ruhsatını almadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile geriye kalan teminat dairesinin satılmasına izin verilmesini talep ve dava etmiş, 24.05.2012 tarihli dilekçe ile nama ifaya izin verilmesini istemiştir.

Davalı, davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, binanın %99 seviyesinde olduğu, zamanında inşaatın tamamlanmadığı, iskân ruhsatı masrafları ile yapı denetim firması ücretinin ödenmediği, sözleşme gereği bu ücretleri davalının ödeyeceğinin kararlaştırıldığı, davacı üzerinde olan teminat dairesinin dava tarihi itibariyle değerinin 60.000,00 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararı, davalı temsilcisi temyiz etmiştir.

1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı temsilcisinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2) Dava, TBK.’nun 113. maddesine dayalı nama ifaya izin istemine ilişkindir.

Nama ifaya izinle, taraflar arasındaki sözleşme gereğince yükleniciye isabet eden bağımsız bölüm satılarak, yüklenicinin eksik bıraktığı iş ve işlemlerin tamamlanması amaçlandığından, davacı arsa sahibinin verilecek kararla eline geçecek para, yükleniciye isabet eden bağımsız bölümün satılması ile elde edeceğinden ve bu para da avans mahiyetinde olduğundan, bağımsız bölümün hüküm tarihine yakın tarihteki rayiç değeri saptanarak, o değerden aşağı olmamak kaydı ile satılıp, elde edilecek paranın arsa sahibince eksik bırakılan iş ve işlemlerde kullanması, kalanının yükleniciye iade edilmesi yönünde hüküm tesisi gerekirken, yükleniciye isabet eden ve arsa sahibi bakımından teminat dairesi olan bağımsız bölümün dava tarihi (15.12.2010) itibariyle tespit edilen değeri üzerinden hüküm tesisi doğru olmamıştır.

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı temsilcisinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.