YARGITAY 18.HUKUK DAİRESİ
Tarih: 23.12.2015 Esas: 2015 / 5033 Karar: 2015 / 19035
Babalığın Tespiti ve Nafaka Talebi – Herkes Soy Bağının Tespiti Amacıyla Kan ve Doku Alınmasına Katlanmak Zorundadır; Aksi Halde İnceleme Zor Kullanılarak Yaptırılır.
Özet:
Dava, babalığın tespiti ve nafaka talebine ilişkindir. Uyuşmazlığın çözümü bakımından zorunlu ve bilimsel verilere uygun olmak, ayrıca sağlık yönünden bir tehlike oluşturmamak şartıyla, herkes soy bağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorundadır. Aksi halde inceleme zor kullanılarak yaptırılır. Yerel mahkemece açıklanan hususlar dikkate alınmaksızın, davalı ihtara rağmen hazır bulunmadığından aleyhine babalık olgusu kanıtlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Dava dilekçesinde, babalığın tespiti ve nafaka istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı E.. K.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili, dava dilekçesinde; ‘ın gerçek babasının davalı E.. K.. olduğunu bildirerek babalığın tespiti ve nafaka istemiştir.
Mahkemece davanın soybağı ile ilgili olması nedeni ile DNA testi yaptırılmak istendiği, ancak davalı E.. K..’nın DNA testi yaptırmaması üzerine kendisine “Adli Tıp Kurumuna sevki için belirlenen günde mahkeme kaleminde hazır bulunması, aksi halde yargılama sonrası oluşacak hukuki durumu kabul etmiş olacağı” ihtar edilmiş, davalı ihtara rağmen hazır bulunmadığından aleyhine babalık olgusu kanıtlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 292/1. maddesi, uyuşmazlığın çözümü bakımından zorunlu ve bilimsel verilere uygun olmak, ayrıca sağlık yönünden bir tehlike oluşturmamak şartıyla, herkesin soy bağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorunda olduğunu, haklı bir sebep olmaksızın bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde, hâkimin incelemenin zor kullanılarak yapılmasına karar vereceğini hükme bağladığından; mahkemece, açıklanan kanun hükmü gözetilerek işlem yapılması gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.