YARGITAY 21. CEZA DAİRESİ

Tarih: 05.04.2017 Esas: 2016 / 9409 Karar: 2017 / 1718

Farklı Takvim Yıllarında Düzenlenmiş Sahte Faturalar Tek Suç Kabul Edilemez; Her Bir Takvim Yılında Düzenlenen Sahte Fatura Ayrı Suç Oluşturur.

Özet:

Sanık, “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek’’ suçlarından yargılanmıştır. Bu nevi suçlarda, sahte olduğu iddia olunan faturaları kullanan ve isimleri tespit edilen şirket ve şahısların tamamı hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, faturaları düzenleyen mükellefin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoku olup olmadığı da dikkate alınarak faturaları düzenleyen ile kullanan mükelleflerin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılmalıdır.  Farklı takvim yıllarında düzenlenmiş sahte faturalar tek suç olarak kabul edilemez. Her bir takvim yılında düzenlenen sahte fatura ayrı suç oluşturur. Sanığın farklı takvim yıllarında sahte fatura düzenlediğinin iddia ve kabul olunmasına rağmen “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek’’ fiillerinin tek suç olarak kabulü suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 

I- Sanıklar … ve … hakkında temyiz isteminin reddine dair ek karara yönelik temyiz incelemesinde:

Sanıkların yokluğunda verilip 03.03.2016 günü usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmün yasal süresinden sonra 16.03.2016 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, vaki temyiz istemlerinin 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 315. maddesi uyarınca reddine ilişkin 22.03.2016 günlü aynı sayılı ek karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan, sanıkların temyiz itirazlarının reddi ile temyiz talebinin reddine dair ek kararının istem gibi ONANMASINA,

II- Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince;

1- Sanık …’ün 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediğinin iddia ve kabul olunması, sanığın savunmasında suçlamayı kabul etmemesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sahte olduğu iddia olunan faturaları kullanan ve isimleri tespit edilen şirket ve şahısların tamamı hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığı araştırılıp, yapılmış ise haklarında düzenlenen vergi inceleme ve sair raporların onaylı suretleri getirtilerek incelenmesi, kamu davası açılıp açılmadığının sorulması, açıldığının tespiti halinde dava dosyalarının intikali sağlanarak ayrıntılı özetinin tutanağa geçirilmesi ve faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile, faturaları düzenleyen mükellefin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da dikkate alınarak faturaları düzenleyen ile kullanan mükelleflerin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması, sanığın suça konu faturaların aldığı malzeme, yapılan iş karşılığı düzenlenen faturalar olduğunu savunması nedeniyle faturaları kullanan şirket yetkilileri dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişki karşılığında kullandıklarını, sanıkla muhatap olup olmadıklarının sorulmasından sonra toplanan tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,

2- Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 19.12.2014 tarihli iddianamesi ile mütalaa ve ekindeki vergi suçu raporuna uygun olarak sanığın “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek’’ suçlarından kamu davası açıldığı, her takvim yılında işlenen sahte fatura düzenlemek eylemlerinin her bir takvim yılı için birbirinden bağımsız ve ayrı suçları oluşturduğu gözetilmeden, “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek’’ fiillerinin tek suç olarak kabulüyle hüküm kurulması

Yasaya aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 Sayılı Yasayla değişik 5320 Sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, uygulama açısından CMUK’nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 6723 Sayılı Yasayla değişik 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 325. maddesi uyarınca, bozmanın temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verilmiş olan diğer sanıklar … ve …’e teşmiline, hakkında teşmil kararı verilen sanıklar … ve … hakkında infazın durdurulmasına, başka suçtan tutuklu veya hükümlü bulunmadıkları takdirde, salıverilmeleri için müzekkere yazılmasına, 05.04.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.