YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 24.12.2018 Esas: 2016/8774 Karar: 2018/9360

Hükmün Sonuç Kısmı – Taraflara Yüklene Hak Ve Borçların Gösterilmesi

Özet:

6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu açıklanmıştır.

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.04.2004 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 12.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, gayrimenkul satış vaadi ve miras payının temliki sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Davacılar vekili, müvekkillerinden … ile davalılardan … ve … arasında yapılan, … 1. Noterliğinin 10.08.1994 tarih, 20880 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve miras hakkının temliki sözleşmesi ve 08.01.2001 gün ve 605 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde miras payının temliki sözleşmesi ve müvekkillerinden … ile davalılardan …, …, …’e vekaleten davacı … arasında yapılan … /… Noterliği 24.02.2004 gün ve 39 yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacı … dışındaki tarafların ortak murisi … ‘den intikal eden taşınmazlardaki miras hak ve hisselerinin bedeli karşılığında davacılara satışının vaat ve temlik edildiğini, ancak tapuda devrin yapılmadığını ileri sürerek dava konusu … İli, … İlçesi 82, 83, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 127, 128, 129, 111, 112, 287, 288, 289, 290, 315, 316, 317, 318, 319, 320, 328, 337, 348, 349, 350, 602, 351, 416, 417, 424, 428, 429, 460, 461, 462, 463, 464, 465, 466, 512, 423, 526, 527, 528, 529, 530, 532, 535, 536, 537, 1127, 1128, 1267, 1268, 1325, 1335, 1336, 1337, 1359, 1360, 1414, 1415 ve 1416 parsel sayılı taşınmazlardaki davalılar adına olan payların tapu kaydının iptali ile davacılar adına tescilini talep etmiştir.

Bir kısım davalılar vekili, ortak muristen intikal eden tüm taşınmazların davacılara satışının vaadedilmediğini, satış vaadinin münferit taşınmazlara ilişkin olduğunu, dava konusu taşınmazların elbirliği halinde mülkiyette olduğunu, miras payının satışının mümkün olmadığını, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın 107 ada 264 ve 597 parsel ile 1359 parsel sayılı taşınmazlar yönünden reddine, diğer taşınmazlar yönünden kabulüne karar verilmiştir.

Hüküm, davalı … vekili, davalı … vekili ve … ile … vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalılar …, …, … ve … vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

2)Davalılar …, …, … ve … vekillerinin diğer temyiz itirazlarına gelince;

6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu açıklanmıştır.

Somut olayda; yargılamanın başında dava konusu taşınmazlardaki paylar elbirliği halinde mülkiyetli iken … 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 29.09.2010 tarih 2007/303 Esas, 2010/1367 Karar sayılı ilamı ile paylı mülkiyete dönüştürülmüştür. Dava konusu 107 ada 435 parsel sayılı taşınmazda muris … mirasçılarının payı 1/18’er oranında olmasına rağmen davalıların 1/576 paylarının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiş, diğer taşınmazlarda ise muris … mirasçılarının payı 1/432’şer oranında olmasına rağmen nasıl saptandığı anlaşılamayan şekilde davalıların 1/576 paylarının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmazların güncel tapu kayıtları temin edilmeli dava konusu payların miktarı açık ve infaza elverişli şekilde tespit edilerek iptal edilen payın her parsel için ayrı ayrı hükümde gösterilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle; bir kısım davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca bir kısım davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.