YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 01.10.2004 Esas: 2004 / 4730 Karar: 2004 / 4801

İnşaat % 77 Seviyede ise Arsa Sahibinin Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesini Geriye Etkili Feshetmesi Hakkın Suistimali Olarak Kabul Edilemez.

Özet:

Davacı arsa sahibi, inşaatın süresinde tamamlanmadığını iddia ederek kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile davalıya devredilen tapunun iptalini talep etmiştir. İnşaatın % 77 seviyesinde tamamlanması, arsa sahibinin kat karşılığı inşaat sözleşmesini geriye etkili feshetmesine engel teşkil etmez. Sözleşmeye uygun davranılmaması halinde akdi feshetme yetkisi yasadan doğan bir hak olup hakkın suistimali olarak nitelendirilemez. Yerel mahkemece yazılı şekilde akdin ileriye etkili feshine karar verilmesi hatalıdır.

Hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar vekili Avukat E. ile davalı M. geldiler. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukatı ve davalı dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edildikten sonra gelmiş olmakla dosyadaki kâğıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR

Dava kat karşılığı bina yapım sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Davacı arsa sahibi, akdin süresinde ifa edilmediğinden feshini ve davalıya geçirilen tapu kaydının iptalini istemiş, mahkemece akdin ileriye etkili feshine şeklinde kurulan hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Hükmüne uyulan dairemizin 04.06.2001 gün ve 2001/1748 E. sayılı kararında inşaat seviyesinin kesin biçimde saptanmasından sonra akdin ileriye ya da geriye etkili biçimde feshine karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra yapılan incelemede bilirkişiler inşaat seviyesinin genelde % 77,25 olduğunu açıklamışlardır. Dairemizin istikrar kazanan uygulamalarına göre bu seviyedeki sözleşmenin ileriye etkili feshi mümkün bulunmamaktadır. Arsa sahibinin akdin icra edilmemesi üzerine akdi feshetmesi akit ve yasalardan doğan bir hak olup bir hakkın suistimali olarak nitelendirilemeyeceği gibi sonuçta yaptığı işin imara uygun bedelini alacak olan yüklenicinin ekonomik yönden mahvına neden olunacağı kabul edilerek feshin ileriye etkili kararlaştırılmasında isabet yoktur. Bu nedenlerle tarafların inşaat seviyesine yaptıkları itirazlar kabul edilse bile seviyenin ileriye etkili feshi haklı kılacak dereceye ulaşmayacağı anlaşıldığından yeniden incelenmesine gerek görülmemiş olup bu hususun yüklenicinin açacağı inşaat bedelinin tahsili davasında kesin olarak saptanacağı ortadadır. Bu nedenlerle davalı yüklenicinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın davacı arsa sahibi mirasçıları yararına bozulması uygun bulunmuştur.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davalı yüklenicinin temyiz itirazlarının reddine ve hükmün temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, 375.000.000.-TL duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak vekille temsil olunan davacılara verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 85.500.000.Lira temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 01.10.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.