YARGITAY 21.HUKUK DAİRESİ
Tarih: 27.09.2004 Esas: 2004 / 7349 Karar: 2004 / 7578
İş Kazası Sonucu Ölüm Nedenine Dayalı Maddi Tazminat Hesabında Kurumca Bağlanan Gelirin Peşin Sermaye Değerinin İndirilmesi Gerekir.
Özet:
Davacı, murisinin iş kazası sonucu öldüğünü ileri sürerek SSK tarafından karşılanmayan zararlarının tazminini talep etmiştir. Bu nevi tazminat davalarında, haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek amacıyla kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan gelirlerin peşin sermaye değerinin belirlenen tazminattan indirilmesi gerekir. Gelir bağlanmamışsa bu husus tazminat hakkını doğrudan etkileyeceğinden hak sahibine gelir bağlanması için SSK’yı dava etmesi için önel verilmesi gerekir.
Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilâmında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi M.B. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
KARAR
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Dava nitelikçe Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından karşılanmayan zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Bu nedenle, haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin belirlenen tazminattan düşürülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş, yerleşmiş görüşlerindendir. Bu bakımdan, davanın niteliği göz önünde tutularak öncelikle hak sahiplerine Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından iş kazası nedeniyle gelir bağlanıp bağlanmadığının araştırılması, gelir bağlanmış ise, bildirilen miktarın, tazminattan düşülmesi, gelir bağlanmamış ise bu yön, hak sahibinin tazminat hakkını doğrudan etkileyeceğinden hak sahibine; gelir bağlanması için Sosyal Sigortalar Kurumu’nu dava etmesi için önel verilmesinde yasal zorunluluk olduğu açıktır. Başka bir anlatımla, hak sahibi tarafından kurum aleyhine açılan davada, 506 Sayılı Yasanın 24. maddenin öngördüğü koşulların oluşmadığının saptanması durumunda; hak sahibine, gelir bağlanmayacağı giderek, hak sahibinin, destekten yoksun kalma tazminatı isteme hakkına sahip olmayacağı açık-seçiktir. Somut olayda, hak sahibi anne yönünden yukarıda açıklanan doğrultuda inceleme ve araştırma yapılmadığı ortadadır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davalıya iadesine 27.09.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.