YARGITAY 10. CEZA DAİRESİ

Tarih: 04.10.2004 Esas: 2004 / 7237 Karar: 2004 / 9820

Karşılıksız Çek – İbraz Tarihinden Önce Açılan Menfi Tespit Davasında İptal Kararı Verilip Verilmediği Araştırılarak Sonuca Göre Hüküm Kurulmalıdır.

Özet:

Karşılıksız çek keşidesi çalınma, kaybolma, hile ile veya zorla alınma gibi iradi bir harekete dayanmıyorsa keşideci cezalandırılmaz. Bunun dışında keşidecinin çekte yazılı miktar kadar borçlu olmadığı veya çekin teminat olarak verildiği iddiaları ve bu iddialara dayalı hukuk davaları suçun oluşmasına engel teşkil etmez. Ancak ibraz tarihinden önce açılan menfi tespit davasında iptal kararı verilip verilmediği araştırılarak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.

3167 Sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık N’nin yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin SERİK Asliye Ceza Mahkemesi’nden verilen 10.06.2003 gün ve 2000/274 Esas, 2003/336 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay’ca incelenmesi sanık tarafından istenmiş olduğundan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bozma isteyen tebliğnamesi ile 20.04.2004 tarihinde daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

A) Müştekisi Türkiye Emlak Bankası A.Ş. olan, 6641752 seri nolu 06.06.2001 keşide tarihli ve 6641753 seri nolu 06.06.2001 keşide tarihli çekler yönünden yapılan temyiz incelemesinde;

Yapılan duruşmaya, toplanılap karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,

B) Müşteki Türk Ticaret Bankası A.Ş.olan 3951019 seri nolu 26.05.2000 keşide tarihli çek hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak:

Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 09.10.1989 gün ve 7-213/280 sayılı ilamında da belirtildiği gibi, karşılıksız çek keşidesi çalınma, kaybolma, hile ile veya zorla alınma gibi, iradi bir harekete dayanmıyorsa keşidecinin cezalandırılamayacağı, bunlar dışında keşidecinin çekte yazılı miktar kadar borcu olmadığına veya çekin teminat olarak verildiğine ilişkin iddiaların ve bu konuda açılan hukuk davalarının suçun oluşmasını engellemiyeceğinde kuşku bulunmamakta ise de; ibraz tarihinden önce açılan ve suça konu çekin her ne suretle olursa olsun geçerliliğinin tartışılması sonucunu doğuracak menfi tespit ve iptal davalarının çekin iptali sonucunu da gündeme getireceğinden, sonucun beklenmesinde yasal zorunluluk bulunduğundan, sanığın temyiz dilekçesinde, Serik Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2000/331 esas sayılı dosyası ile çek iptal davası açtığını ileri sürmüş olmasına göre, anılan dava dosyasının celbiyle çeklerin iptal edilip edilmediğinin araştırılmaması,

Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA, 04.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.