YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 18.12.2018 Esas: 2015/17817 Karar: 2018/12363

Muvazaalı İşlemin İptali – Alacaklıdan Mal Kaçırma

Özet:

Dava BK’nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. Muvazaalı işlemin iptali için salt bedel farkı yeterli olmayıp işlemin iki tarafında fikir birliği içinde olması gerekir. Somut olayda salt davalı borçlunun mal kaçırma amacı ile hareket etmesi yeterli olmayıp, …’nın da borçlunun bu amaçla hareket ettiğini bilen veya bilmesi lazım gelen şahıslardan olduğunun ispatlanması gerekir.

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı … vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 11.12.2018 Salı günü birleşen davada davacı Maliye Hazinesi vekili Av. … ile asıl ve birleşen davada davalı … vekili Av. … geldiler. Diğer davacı ve davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.

-K A R A R-

Davacı … vekili, davalı borçlu … hakkında takip başlattıklarını, alacaklarının tahsil edilemediğini, dava konusu taşınmazını 22.07.2008 tarihinde düşük bedel ile davalı …’ya devrettiğinden, bu muvazaalı satışın iptaline karar verilmesini istemiştir.

Davacı … vekili, dava dışı … Ltd.Şti. ortağı olarak davalı … hakkında takip yapıldığını ve dava konusu taşınmaz üzerine 27.11.2007 tarihinde haciz konulmasına rağmen muvazaalı olarak davalı …’ya satıldığından, satış işleminin iptali ile haciz ve satış isteme yetkisinin verilmesini istemiş, davalar arasında irtibat bulunduğu gerekçesi ile mahkemece birleştirme kararı verilmiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin taşınmazı emlakçı vasıtası ile raiç değerinden satın aldığını, satış sırasında hazinenin haczinin olmadığını ve muvazaalı satış olmadığını belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Davalı …, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.

Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek bedelinin davalı üçüncü kişi tarafından ödenmediği, ipoteksiz olarak alınan taşınmazın gerçek değeri ile tapudaki satış bedeli arasında önemli oransızlık olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava BK’nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir.

HMK’nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur.

Somut olayda, dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla BK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir.

Muvazaalı işlemin iptali için salt bedel farkı yeterli olmayıp işlemin iki tarafında fikir birliği içinde olması gerekir. Somut olayda salt davalı borçlunun mal kaçırma amacı ile hareket etmesi yeterli olmayıp, …’nın da borçlunun bu amaçla hareket ettiğini bilen veya bilmesi lazım gelen şahıslardan olduğunun ispatlanması gerekir. Dosya içeriğinden davacılardan hazinenin satıştan önceki haciz yazısının tapuya şerh edilmediği ve bu işlemin davacı kurumunu çalışanından kaynaklandığı sabittir. Öte yandan davalı borçlu ve üçüncü kişinin birbirlerini tanıdıkları veya yakınlıklarının olduğu da iddia ve ispat edilememiştir.

Bu halde mahkemece, üçüncü kişi …’nın kötüniyeti ispatlanmadığından davanın reddine karar vermesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı …’a verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …’a geri verilmesine 18/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.