YARGITAY 8.HUKUK DAİRESİ

Tarih: 30.11.2016 Esas: 2014 / 25434 Karar: 2016 / 16323

Ortaklığın Giderilmesi Davasına Konu Taşınmazla İlgili Muhdesatın Tespiti Davası Bu Davada Muhdesatın Davacıya Ait Olduğunu Açıkça Kabul Etmeyen Paydaşlar ve/veya Mirasçılarına Karşı Açılmalıdır.

Özet:

Dava, ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın davacı tarafından yapıldığının tespiti istemine ilişkindir. İstikrar kazanmış görüşlere göre,  ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmazla ilgili muhdesatın tespiti davası, bu davada muhdesatın davacıya ait olduğunu açıkça kabul etmeyen paydaşlar ve/veya mirasçılarına karşı açılmalıdır. Dosya kapsamından, bazı mirasçıların davalı olarak gösterilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda taraf teşkili sağlanmalıdır. Taraf teşkili sağlanmadan esasa girilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

……… ile … ve müşterekleri aralarındaki muhdesatın tespiti davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ……….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 05.06.2014 gün ve 377/208 sayılı hükmün …’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, ortaklığın giderilmesi davasına konu 2303 parsel sayılı taşınmazdaki, fen bilirkişi raporundaki D:50.00 m2 ev ile 38.00 m2 ahırın vekil edeni tarafından yapıldığını açıklayarak, söz konusu muhdesatların vekil edenine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.

Bir kısım davalılar davayı kabul etmişler, bir kısım davalılar davaya bir diyeceklerinin olmadığını beyan etmişler, davalılardan …’a velayeten …, …, …, … ve … ise davayı kabul etmemişlerdir.

Mahkemece; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 2303 parselde kain taşınmaz üzerinde, fen bilirkişisi … … tarafından düzenlen 09/…/2013 tarihli bilirkişi raporu ve rapor ekindeki krokide ahır olarak gösterilen 37,00 m² lik ahırın mülkiyetinin davacı …’a ait olduğunun tespitine, aynı krokide ev olarak gösterilen 55,00 m² lik taşınmaz yönünden açılan davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

Dava, ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın davacı tarafından yapıldığının tespiti istemine ilişkindir.

Öğretide ve uygulamada kararlılık kazanan görüşlere göre; muhdesatın tespiti davalarında ortaklığın giderilmesi davasının yargılaması sırasında muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğini açıkça kabul edenler dışında kalan ve muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazda paydaş olan tüm tapu maliklerinin ya da mirasçılarının davada taraf olmaları gerekmektedir.

Dosya kapsamından; dava konusu 2303 parsel maliki … ….’ın mirasçılık belgesine göre mirasçılardan … …..’ın davada davalı olarak gösterilmediği, dolayısıyla taraf teşkilinin sağlanmadığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklandığı üzere dava açılırken taraf teşkili sağlanmamış ise de; davanın mahiyeti gereği, ortaklığın giderilmesi davasında muhdesat iddiasını açıkça kabul edenler dışında kalan tapu kayıt malikleri ya da mirasçıları arasında şekli anlamda zorunlu dava arkadaşlığının bulunduğu gözetilerek taraf teşkilinin sağlanması konusunda davacı tarafa süre ve imkan tanınması, bu şekilde taraf teşkili tamamlandıktan sonra dosya içeriğine ve toplanacak delillere göre uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olmamıştır.

SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici  maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK’nun 440/I. maddesi gereğince … Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı … gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 57,30 TL peşin harcın temyiz eden davacıya iadesine, 30.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.