YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 27.12.2004 Esas: 2004 / 14444 Karar: 2004 / 14380

Paydaşlar Arasındaki Ecrimisil Davasında İntifadan Men Dava Şartı Olup Her Türlü Delille İspatlanabileceği Gibi Mahkemece de Re’sen Araştırılmalıdır.

Özet:

Paydaşlar kural olarak intifadan men edilmedikçe birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men, ecrimisil istenen dönemden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan veya gelirinden yararlanmak istediğini davalı paydaşlara bildirmesidir. İntifadan men, yemin dahil her türlü delil ile ispatlanabilir. Anılan koşul dava şartı olduğundan mahkemece de re’sen araştırılmalıdır.

Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hak saklı tutularak 5.000.000.000.- Lira ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

YARGITAY KARARI

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü.

Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin, dava konusu taşınmazlardan 449 parsel sayılı taşınmazın 1/4 hissesine, 543 parsel sayılı taşınmazın 1/2 hissesine ve 507, 545 parsel sayılı taşınmazların da tam hissesine malik bulunduğunu, davalıların yakın akraba olması nedeniyle bu taşınmazları izinsiz olarak kullandıklarını, bu nedenle 5 yıllık ecrimisil bedeli olarak 3.000.000.000.- Lira ile, 543 parsel sayılı taşınmazdaki bağın davalılarca söküldüğü anlaşıldığından 2.000.000.000.- Lira tazminatın, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak, davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece, davanın kabulü ile; 5.000.000.000.- Lira ecrimisilin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.

Ancak, dava konusu 449 parsel sayılı taşınmazda davacı ile davalılardan A. ve B. paydaştırlar. Paydaşlar, (kural olarak) intifadan men edilmedikçe birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi ise; ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşların davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşlara bildirilmiş olmasına bağlıdır. İntifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası yemin dahil her türlü delille ispatlanabilir. Bu koşul dava şartı niteliğinde olduğundan gerçekleşip gerçekleşmediğinin mahkemece re’sen araştırılarak saptanması gerekmektedir.

Öte yandan mahalli bilirkişi; dava konusu 543 parselle ilgili olarak, “…543 nolu parseldeki bağlar ise kullanılmamıştır. Diğerlerine buğday ekilmiştir. Söz konusu yerler halen ekilidir. Daha önce 543 nolu parselde bulunan bağlar davalılar tarafından sökülerek kullanılmamıştır” beyanında bulunmuş olduğuna göre, bu parselle ilgili olarak (talep de aşılmak suretiyle) ecrimisile hükmedilmiş olması da doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.12.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.