YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ
Tarih: 03.12.2018 Esas: 2016/9000 Karar: 2018/8511
Paylı Taşınmazda Paydaşın Ecrimisil Talebi – İntifadan Men Koşulu – Dava Şartı – Re’sen Araştırma İlkesi
Özet:
Kural olarak, paylı bir taşınmazda paydaşın birinin diğerinden ecrimisil isteyebilmesi, yararlanma isteğine karşı konulması yani fiilen intifadan men edilmesi halinde mümkündür. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi ise; ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşlara bildirilmiş olmasına bağlıdır. İntifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası yemin dahil her türlü delille ispatlanabilir. Bu koşul dava şartı niteliğinde olduğundan gerçekleşip gerçekleşmediğinin mahkemece re’sen araştırılarak saptanması gerekmektedir.
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.10.2010 gününde verilen dilekçe ile şahsi hakka dayanan ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, elbirliği halinde malik olunan tapu tahsis belgeli yerin; müştereklerden birinin haksız kullanımı nedeni ile, şahsi hakka dayanan ecrimisil istemine ilişkindir.
Davacılar vekilleri asıl dava ve birleştirilen davalarda, tarafların 24/03/2003 tarihinde vefat eden … ‘ün mirasçıları olduğunu, davalının; miras bırakanın ölümünden sonra muris adına tapu tahsis belgeli olan 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan iki katlı binanın bir katını bizzat, diğer katını ise kiraya vermek suretiyle kullandığını beyan ederek, şimdilik her bir davacı için 8.000,00TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı savunmasında, dava konusu taşınmazın zemin katında oturan … ’nun murisin yiğeni olduğunu ve murisin ölmeden önce bakımını yaptığından taşınmazda oturduğunu, kendisinden kira alınmadığını, binanın kendi katkısı ile yapıldığını, bu nedenle de taşınmazların yarısının kendisine ait olması gerektiğini ifade etmiştir.
Mahkemece, ilk kararda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir,
Hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine;
Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 17/04/2012 tarih 2012/5183 – 2012/10287 E-K sayılı ilamı ile davalının bizzat kullandığı taşınmaz açısından intifadan men şartının gerçekleşmesi gerekmekte olup, intifadan men şartının ispatı için davacı tarafa imkan tanınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gereğince bozulmuştur.
Bozmaya uyularak yapılan yargıma sonunda mahkemece; davacılar tarafından açılan asıl dava ve birleştirilen davalar yönünden davanın kısmen kabulüne, her iki daire için 03.06.2003 tarihinden itibaren dava tarihi olan 07.10.2010 tarihine kadar hesaplanan her bir davacı için ayrı ayrı 4.060,00TL ve 3.639,00TL’nin davalıdan yasal faizi ile alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Kural olarak, paylı bir taşınmazda paydaşın birinin diğerinden ecrimisil isteyebilmesi, yararlanma isteğine karşı konulması yani fiilen intifadan men edilmesi halinde mümkündür.
İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi ise; ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşlara bildirilmiş olmasına bağlıdır.
İntifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası yemin dahil her türlü delille ispatlanabilir. Bu koşul dava şartı niteliğinde olduğundan gerçekleşip gerçekleşmediğinin mahkemece re’sen araştırılarak saptanması gerekmektedir.
Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına göre, intifadan men şartı istisnai olarak hukuki ve tabii semere veren taşınmazlar yönünden aranmaz. Ancak, bunun için taşınmazın kira getiren bir yer (dükkan) olması yeterli olmayıp kira getiren bu yerin 3.kişilere kiraya verilerek gelir elde edilmiş olması da gerekmektedir. Davalıların bu tip yerleri bizzat kullanmaları durumunda ise intifadan men şartı aranmalı ve bu olgunun gerçekleştiği iddiasının davacı taraftan ispatlanması istenilmelidir.
Somut olayda: Taraflar muris adına tapu tahsis belgeli olan 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki iki katlı binada elbirliği halinde hak sahibidirler; mahkemece; intifadan men koşulunun murisin ölümünden 40 gün sonrası olan 03.06.2003 tarihinde gerçekleştiği kabul edilerek; davacılar tarafından açılan asıl dava ve birleştirilen davalar yönünden davanın kısmen kabulü ile her iki daire için 03.06.2003 tarihinden itibaren dava tarihi olan 07.10.2010 tarihine kadar hesaplanan her bir davacı için ayrı ayrı 4.060,00TL ve 3.639,00TL’nin davalıdan yasal faizi ile alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Ancak; davacılar … 1. Noterliğinin 29.03.2010 tarih 5022 yevmiye no’lu ihtarnamesi ile davalının yaralanmasına karşı koyduklarından intifadan men koşulu söz konusu ihtarnamenin tebliğinden itibaren başlayacaktır.
Bu durumda; intifadan men koşulu davacı intifa hakkı sahipleri tarafından keşide edilen 29.03.2010 tarih ve 16568 yevmiye numaralı ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihinden itibaren gerçekleşmiş sayılacağından söz konusu ihtarnamenin tebliğ tarihinin tespit edilmesi ve bu tarihten itibaren dava tarihine kadar geçen dönem için ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.