YARGITAY 12.HUKUK DAİRESİ

Tarih: 25.03.2005 Esas: 2005 / 2651 Karar: 2005 / 6288

Ciro ve Teslim Neticesinde Poliçeden Doğan Bütün Haklar Devredilmiş Olur – Beyaz Ciro

Özet:

Poliçe ve bonodan doğan haklar, ciro ve teslim ile devredilmiş olur. Somut olayda, takip dayanağı bono, beyaz ciro ile takip alacaklısına geçmiştir. Bu durumda alacaklının kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapma hakkı vardır. Öte yandan bu husustaki itirazların beş günlük hak düşürücü süre içinde yapılması gerekir. Bu süre kamu düzenine ilişkin olup re’sen nazara alınmalıdır. Eldeki davada yasal süre geçtikten sonra itiraz yapılmıştır. Bu durumda istemin süre yönünden reddi gerekir.

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

TTK’nun 596. maddesi hükmü gereğince ciro ve teslim neticesinde poliçeden doğan (bonoda olan) bütün haklar devredilmiş olacağından ve takip dayanağı bono fotokopisinin incelenmesinde de belirlendiği üzere senedin lehdarın cirosu ile ciranta borçlu M’ye, onun da beyaz cirosu ile takip alacaklısına geçtiği görülmüştür. TTK’nun 690. maddesi göndermesi ile bonolarda da uygulanması gereken 598. madde hükmü gereğince senedi elinde bulunduran kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolarda, anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılır.

TTK’nun 596. maddesi hükmü gereğince ciro ve teslim neticesinde poliçeden doğan (bonoda olan) bütün haklar devredilmiş olacağından somut olayda da gözlendiği gibi takip dayanağı bonoda son hamil M., beyaz ciro ile senetten doğan haklarını takip alacaklısına devir ve teslim etmiştir. Hal böyle olunca da, alacaklının dayanak senetlerle ilgili takip yapma hakkı vardır. Öte yandan bu tür itirazlar İİK’nun 170/a maddesi kapsamında kalmakla itiraz İİK’nun 168/5. maddesindeki yasal 5 günlük süre içinde yapılmalıdır. Bu süre kamu düzenine ilişkin olup, hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan mahkemece re’sen gözetilmelidir. Muteriz borçlu M’ye ödeme emri 22.04.2003 tarihinde tebliğ edildiği halde, itirazın yasal süreden sonra 22.12.2004 tarihinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürüldüğü nazara alınarak istemin süre aşımından reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde takip alacaklısının senette adı bulunmadığından bahisle beyaz ciro hükümleri nazara alınmaksızın takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25.03.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.