YARGITAY 11.HUKUK DAİRESİ

Tarih: 22.06.2016 Esas: 2015 / 8203 Karar: 2016 / 6913

Haklı Nedenle Limited Şirketin Fesih ve Tasfiyesi İstenen Davada Husumet Ortaklara Değil, Şirket Tüzel Kişiliğine Yöneltilmelidir.

Özet:

Dava, haklı nedenle limited şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesi istemine ilişkindir. Bu nevi davaların kural olarak, şirket tüzel kişiliği hasım gösterilerek açılması gerekmektedir. Davalı ortaklara husumet yöneltilmesi mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle, yerel mahkemece, davalı şirketler dışındaki davalılar bakımından davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmelidir. Yazılı gerekçelerle ortaklar aleyhine açılmış olan davanın da kabulüne karar verilerek vekalet ücretinden sorumlu tutulmaları usul ve yasaya aykırıdır. 

Taraflar arasında görülen davada … .. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/11/2014 tarih ve 2011/251-2014/642 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar … … … ve … … vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacılar vekili, davalı şirketlerin şarap üretimi ve satışıyla iştigal ettiğini, şarap işinin özen ilgi ve emek istediğini, davacıların şirkette hissedar olduklarını, gerçek kişi davalıların üzerlerine düşen görevlerinden imtina ettiklerini, üretimi dolayısıyla şarap sirkülasyonunu dumura uğrattıklarını, şarapların üretim ve bağ yerinin muhafaza altında olup gerçek kişi davalıların yedinde olduğunu, bu davalıların işyerinin kapısını kilitleyip aylardan beri üretim ve sirkülasyonu durdurduklarını, davalı gerçek kişilerin davranışları nedeniyle şirketin işlemez hale geldiğini, 3. kişilere ve bankalara olan borçların ödenemediğini, bir kısım ödemelerin davacı… … tarafından yapıldığını, şirketin 200.000 TL’den fazla borcu olduğunu, ortaklar arasında güven ve diyaloğun kalmadığını ileri sürerek, her iki şirketteki hisse bedellerinin bilirkişi marifetiyle belirlenerek işbu bedellerin ödenmesi suretiyle davacıların veya terditli olarak davalı ortakların davalı her iki şirketten çıkarılmalarına, taşınmazlar, müştemilat ve üzüm bağları üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiş, 18.02.2008 havale tarihli ıslah dilekçesiyle şirketlerin faaliyetlerini sürdüremeyecekleri açık olduğundan davalı şirketlerin fesihlerini ve tasfiyelerine veya söz konusu iki şirketin iflaslarına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılardan … …’a vekaleten, kendi adına asaleten Av. … …, T.T.K’nin 551. maddesi gereğince davanın şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerektiğini, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, şirketten çıkarılmasına ilişkin davacıların taleplerinin yerinde olmadığını, şirketten çıkma ve çıkarılma için haklı sebeplerinin hiçbirisinin bulunmadığını, şirket müdürü olmayan davacıların T.T.K. 304. maddesine dayalı olarak şirketlerin iflaslarını isteme hak ve yetkilerinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Diğer davalılar davaya yanıt vermemiştir.

Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı şirketlerin tasfiyelerine veya iflaslarına karar verilmesi istemiyle davanın ıslah edildiği, davalı iki şirketin şarap üretimi ve satışıyla iştigal ettiği, davacıların ve gerçek kişi davalıların bu şirketlerde hissedar oldukları, davalı şirket faaliyetlerinin kazanç yönünden durmuş olduğu, ortaklar arasındaki şirketsel faaliyetlerin devamı noktasında anlaşmazlıkların mevcut olduğu, ortakların esas sermaye borcunu ödemede davalı ……….. Şarapçılık yönünden temerrüdün hasıl olduğu ancak diğer şirket … … …yönünden bu yönde bir borcun olmadığı, şirketlerin kuruluş gayesi olan kar amacını gerçekleştirme imkanının kalmadığı, davalı şirketlerin son 4 yılda kâr sağlayamadığı, kar sağlayacak faaliyetlerden yoksun olduğu, şirketlerin kâr sağlaması için ortaklar arasında paydaş fikir birliğinin mevcut olmadığı, gelecek yıllar yönünden de kar güdecek bir faaliyet yapısına kavuşturulmasının mümkün olmadığı anlaşıldığından limited şirketlerin infisah sebeplerini düzenleyen T.T.K’nun 549/4. maddesinde belirtilen şirketin feshi için haklı sebeplerin davalı şirketler yönünden mevcut olduğu gerekçesiyle bu nedenle davalı şirketlerin feshine ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak mali müşavir … …’ın atanmasına karar verilmiştir.

Kararı, davalılar ….. … ve … … vekili temyiz etmiştir.

Dava, haklı nedenle limited şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesi istemine ilişkin olup, davanın kural olarak şirket tüzel kişiliği hasım gösterilerek açılması gerekmektedir.

Mahkemece, davalı şirketlerin yanında diğer ortaklar yönünden de davanın kabulüne karar verilmiş ve anılan davalılar da vekalet ücretinden sorumlu tutulmuştur. Oysa bu türden bir davada fesih ve tasfiyesi istenen şirket dışındaki davalı ortaklara husumet yöneltilmesi mümkün değildir. Bu durum karşısında mahkemece, davalı şirketler dışındaki davalılar bakımından davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken kabulüne karar verilerek vekalet ücretinden sorumlu tutulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar ….. … ve … … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.