YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ
Tarih: 28.03.2019 Esas: 2017/13360 Karar: 2019/7080
İşçiye Verilen Eğitim Gideri Alacağı Hesaplama Yöntemi
Özet:
Dava, işçiye verilen eğitim giderlerinin ödetilmesi isteğine ilişkindir. İşçiye verilen eğitimin karşılığında işverence yapılan masraflar o işçiye özgü olmalı ve yazılı delille ispatlanmalıdır. İşverenin toplu olarak verdiği eğitimler sebebiyle yapmış olduğu giderlerin işçi başına düşen tutarı, aynı dönemde eğitim alan işçi sayısına bölünmek suretiyle belirlenir. İşçiye verilen eğitim ile ilgili olduğu belirlenmeyen giderlerden işçi sorumlu olmaz. İşverence işçi adına yapılan eğitim giderlerinin tamamı yerine, işçinin çalıştığı ve çalışması gereken sürelere göre oran kurularak indirim yapıldıktan sonra kalan miktarının tahsiline karar verilmesi gerekir. Gerçekten işçi, eğitimden sonra çalışmayı yükümlendiği sürenin bir kısmında çalışmış ise işverene bu konuda katkı sağlamış olmaktadır. İşçinin yükümlü olduğu sürenin tamamında çalışılmış olunması halinde ise, işverence eğitim giderleri istenemez.
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının 06.11.2013 tarihinden iş akdini evlilik nedeniyle feshettiği 06.04.2015 tarihine kadar bireysel müşteri temsilcisi olarak çalıştığını, davalı ile müvekkil şirket arasında akdedilen Eğitim Giderleri Sözleşmesinin ilgili maddesi gereğince davalının müvekkil şirkete 2.384,00 TL cezai şart ödemesi gerektiğini, 29.01.2014 tarihli eğitim giderleri sözleşmesine göre davacının sözleşme hükümleri çerçevesinde görevlerini yerine getirmeyi kabul ve taahhüt ettiğini ancak sözleşme hükümlerine aykırı hareket ederek 06.04.2015 tarihinde iş akdini feshettiğini, davalıdan 2.384,00 TL ödeme talep edildiğini ancak davalının şirkete herhangi bir ödeme yapmadığını ileri sürerek, 2.384,00 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; işçi aleyhine tek taraflı olarak yükletilen cezai şartların geçersiz olduğunu, davacının 1 yıl 5 ay gibi bir süreyle çalıştığını, çalışılan sürenin bu şekilde uzun olması halinde davacı bankanın bu eğitimden istifade ettiğinin kabulünün gerektiğini, müvekkilin iş akdini evlilik nedeniyle haklı nedenle feshettiğini, haklı nedenle fesih hallerinde cezai şart talep edilemeyeceğini, talep edilen alacağın eğitim gideri olduğunun kabulü halinde ise eğitim giderlerinin talep edilebilecek miktarın tespiti için detaylı bir bilirkişi raporunun aldırılması gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece ; “…Sözleşme hükmü incelendiğinde; eğitim giderleri karşılığı olmak üzere sözleşmenin başlangıcında belirlenen bir miktar paranın cezai şart olarak ödenmesinin kararlaştırıldığı anlaşıldığından; cezai şart mahiyetindeki hükmün işçi aleyhine tek taraflı olarak düzenlenmiş olması ve işçi tarafından iş akdinin evlilik nedeniyle haklı nedenle feshedilmiş olması nedeniyle talep edilebilmesi mümkün değildir…” gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Uyuşmazlık işçiye verilen eğitim karşılığında yapılan masraflardan işçinin sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Dava, işçiye verilen eğitim giderlerinin ödetilmesi isteğine ilişkindir.
İşverence işçiye verilen eğitim, işçinin işyerinde mal ve hizmet üretimine katkı sağlaması sebebiyle işveren yararına olmakla birlikte, verilen eğitim sayesinde işçi daha nitelikli hale gelmekte ve ileride daha kolay iş bulabilmektedir.
Bu nedenle işçiye masrafları işverence karşılanmak üzere verilen eğitim karşılığında, işçinin belirli bir süre çalışmasının kararlaştırılması mümkündür. İşçinin de verilen eğitim karşılığında işverene belirli bir süre iş görmesi, işverene olan sadakat borcu kapsamında değerlendirilmelidir. Verilen eğitimin karşılığında yükümlenilen çalışma süresinin de eğitimin türü ve masrafları ile uyumlu olması gerekir. Buna karşın, işçiye 4857 sayılı İş Kanununun 78 inci ve devamı maddelerine göre, iş sağlığı ve güvenliği önlemleri kapsamında verilmesi gereken eğitimlere ait giderler istenemez.
İşçiye verilen eğitimin karşılığında işverence yapılan masraflar o işçiye özgü olmalı ve yazılı delille ispatlanmalıdır. İşverenin toplu olarak verdiği eğitimler sebebiyle yapmış olduğu giderlerin işçi başına düşen tutarı, aynı dönemde eğitim alan işçi sayısına bölünmek suretiyle belirlenir. İşçiye verilen eğitim ile ilgili olduğu belirlenmeyen giderlerden işçi sorumlu olmaz.
İşyerinin devri halinde de işçinin eğitim gideri karşılığında belirli bir süre çalışma yükümü devam eder. Bu konuda yükümlülüğün ihlali halinde devralan işverenin de eğitim giderlerini talep hakkı bulunmaktadır.
İşçinin geçici iş ilişkisi kapsamında çalıştırıldığı süre de eğitim karşılığı yükümlü olduğu çalışma süresinden sayılır.
İşverence işçi adına yapılan eğitim giderlerinin tamamı yerine, işçinin çalıştığı ve çalışması gereken sürelere göre oran kurularak indirim yapıldıktan sonra kalan miktarının tahsiline karar verilmesi gerekir. Gerçekten işçi, eğitimden sonra çalışmayı yükümlendiği sürenin bir kısmında çalışmış ise işverene bu konuda katkı sağlamış olmaktadır. İşçinin yükümlü olduğu sürenin tamamında çalışılmış olunması halinde ise, işverence eğitim giderleri istenemez (Yargıtay 9.HD. 6.10.2008 gün 2007/27538 E, 2008/25446 K.).
Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasındaki 29.01.2014 tarihli eğitim giderleri sözleşmesi ile davalı işçi, iş sözleşmesini iş bu sözleşmenin düzenlenmesi tarihinden itibaren 2 yıl süre ile sonlandırmayacağını, bu tarihe kadar, gerek istifa gerekse 4857 sayılı İş Kanunu’nun maddelerine göre haklı sebeple sözleşmenin feshedilmesi hallerinde, başlangıçta aldığı ve gideri tümüyle şirket tarafından karşılanan eğitim, ulaşım, konaklama masraflarına istinaden 3.700,00 TL eğitim gideri karşılığını ödemeyi taahhüt etmiştir.
İş akdinin davalı tarafından 06.04.2015 tarihinde evlilik nedeniyle sonlandırıldığı anlaşılmaktadır. Eğitim gideri, verilen eğitimle oluşan artı değerin karşılığı çalışma taahhüdünün yerine getirilmemesi nedeniyle mahkemece hüküm altına alınmalıdır. Taahhüdün eğitimin verilmesinden önce veya sonra olmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır.
Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda, mahkemece yapılacak iş, davacı işverenden tüm belgeleri getirterek, bu eğitimlere kaç kişinin katıldığını da tespit ederek, konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla, ispatlanan eğitim giderlerinden davalının payına düşen kısmı hesaplatmak, ardından işçinin çalıştığı süre ile oranlayarak (kıstelyevm), indirim yapıldıktan sonra davalının ödemesi gereken alacak miktarını tespit etmekten ibarettir. Yazılı şekilde hatalı değerlendirmeyle talebin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.