YARGITAY 9.HUKUK DAİRESİ

Tarih: 11.12.2018 Esas: 2015/27161 Karar: 2018/22950

Kıdem İhbar Tazminatı – Eşit Davranma Borcu – Fazla Çalışma Ücreti – İspat

Özet:

Davacı işçi, tekstil işyerinde ortacı olarak çalışmış ve iş sözleşmesi, davalı işveren tarafından işverene ait defolu bir kısım tekstil ürünlerini, işyerindeki kolisine koymak suretiyle kendisine ayırdığı gerekçesiyle ve haklı neden iddiasıyla feshedilmiştir. Davalı işveren tarafından yapılan feshin haklı nedene dayanmadığı ve fesih işlemi yapılırken 4857 sayılı İş Kanunu’nun 5. maddesinde düzenlenmiş eşit davranma borcuna uyulmadığı anlaşılmakla, davacının ihbar ve kıdem tazminatı taleplerinin kabulü gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi hatalıdır. Davacı işçi fazla çalışma ücreti isteğinde bulunmuş, bilirkişi raporunda da bu yönde bir hesaplamaya yer verilmiştir. Mahkemece, fazla çalışma yapıldığında karşılığı olan ücretlerin ödendiği şeklinde tanık beyanları dikkate alınarak isteğin reddine karar verilmiştir. İşyerinde fazla çalışma yapıldığının ispatı işçiye ait ise de fazla çalışma ücretlerinin ödendiğinin ispatı davalı işverene aittir. Davalı işveren tarafından ispat yönünden yazılı bir delil sunulamadığına göre, dosya içerisinde bulunan bilirkişi raporu mahkemece bir değerlendirmeye tabi tutularak fazla çalışma ücreti hususunda bir karar verilmelidir.

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A)Davacı İsteminin Özeti: 

Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin davalı işverene ait işyerinde 28.07.2010 – 26.06.2014 tarihleri arasında ortacı olarak aralıksız çalıştığını, en son maaşının 846,21 TL. olduğunu, yemek ve servis uygulamasının olduğunu, iş akdinin davalı işveren tarafından haksız, dayanıksız ve gerekçesiz olarak feshedildiğini, dosya kapsamına sunulan malzeme çıkış formu örneklerinde görüleceği üzere işyerinde yerleşmiş uygulama gereğince 2. kalite parça kumaş, tül gibi ürünlerin bedel karşılığında çalışan işçiye ve personele satıldığını, herkesin ulaşabileceği yerde yetkililerin denetimine açık, ağzı açık kolilerde ayrılan malzemenin daha sonra işyeri tarafından bedel karşılığında işçilere ve personele satıldığını, fesihten önce işyeri prosedürüne uygun olarak ayrılmış ürünlerin kimin tarafından ayrıldığı konusunda işçilerden savunma alındığını, davacının savunmasında durumu izah etmeye çalıştığını ancak bu husus bahane edilerek birkaç işçinin iş akdinin sonlandırıldığını, birçok işçiye de para cezası verilerek işlerine devam ettirildiğini, fesih konusunda işverenin kötü niyetli olduğunu, yapılan feshin ölçülülük ilkesi ile bağdaşmadığını, davacının haftanın beş günü ve her Cumartesi günü 08:00-18.00 saatleri arasında çalıştığını iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve fazla çalışma ücreti olmak üzere 300,00 TL.nin davalı işverenden tahsilini talep ve dava etmiştir.

B)Davalı Cevabının Özeti: 

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalı işyerinde 4 yıldır çalıştığını, bu nitelikte ve kıdemde olan bir elemanın sebepsiz yere işten çıkarılmasının işin tabiatına aykırı olduğunu, davalının çalıştığı konfeksiyon bölümünde çalışan bazı işçilerin seri üretim sırasında, üretim yapılan kumaş veya perdelerden bir kısmını ayırdıklarını, ayrılan bu kısımların kendilerine ait dikiş makinalarının olduğu bölümdeki özel eşyaların içinde bulunduğu kutularda muhafaza edildiğini, hatta bazı işçilerin ayırdıkları bu kumaşlar üzerinde kendi ihtiyaçlarına uygun perde, seccade gibi ürünler oluşturduğunu, ayrılan bu parçaların dışarı çıkarıldığının bildirilmesi üzerine davalı işverence çalışanlara önceden haber vermeksizin anlık denetim yapıldığını, denetim sırasında bölüm çalışanlarından Serpil, Birgül, Zekiye isimli işçilerin çalışma alanlarının bulunduğu koli içinde işyerine ait kumaş ve perdeliklerin ihtiyaca uygun kesildikten sonra dikilerek kullanıma hazır hale getirildiğini, bazı işçilerin seccade, yatak örtüsü gibi imalatları dışarıda pazarlama amacına yarayacak şekilde 10-15 adet üretip sakladıklarının tespit edildiğini, denetim sonrası çalışanların savunmalarının alındığını, davacının da şahsına perde ayırdığı tespit edildiğini ve davacıdan savunma istendiğini, davacının; dışarıya çıkarılan perdenin kendi evinden boyunu kısaltmak amacıyla getirip geri götürdüğü, kolisinden çıkan kumaşın 12 metre organize brode olduğu, kendisinin ayırdığı bu kumaşı satış zamanı satın almak için 6-7 aydır kolide tuttuğu şeklinde savunma yaptığını, her ne kadar işyerinde 2. kalite ürünlerin işçilere satılmasına dair bir uygulama bulunmaktaysa da bu uygulamanın 2014 yılında kaldırıldığını, bu konuda çalışanlara yazılı olarak duyuru yapıldığını, esasen 2. kalite ürünlerin işçilere satıldığı dönemde de belirlenen günde satışa çıkan 2. kalite ürünlerin beğeniye sunulduğunu, ihtiyacı olan işçinin parasının ödeyerek satın aldığını, içeri sokulmadan işçinin bunun evine götürdüğünü, davacının davalı işverenin güvenini kötüye kullandığını, doğruluk ve dürüstlük kurallarına aykırı davrandığı gerekçesi ile iş akdinin 4857 sayılı yasanın 25/II-e maddesi gereğince feshedildiğini, davacının ücretinin bordrolarda gösterildiği gibi olduğunu, hafta içi 3 gün mesai yapıldığına ilişkin iddianın doğru olmadığını, işçilerin işe girerken kart bastıklarını, bunun aksinin ancak yazılı belge ile ispatlanabileceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.

C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti: 

Mahkemece; davanın reddine karar verilmiştir.

D)Temyiz: 

Karar süresinde, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

E)Gerekçe:

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacı işçi, tekstil işyerinde ortacı olarak çalışmış ve iş sözleşmesi, davalı işveren tarafından işverene ait defolu bir kısım tekstil ürünlerini, işyerindeki kolisine koymak suretiyle kendisine ayırdığı gerekçesiyle ve haklı neden iddiasıyla feshedilmiştir. Mahkemece davacının iş sözleşmesinin işverence feshinin, haklı nedene dayandığı gerekçesiyle ihbar ve kıdem tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir.

Dinlenen tanık beyanları ile dosya içerisindeki belgelerden, işyerinde defolu ürünlerin işçilere satışına zaman zaman izin verildiği, bu kapsamda davacının da birkaç tekstil ürününü ayırdığı, aynı durumda olan diğer işçiler yönünden işveren tarafından para cezası uygulandığı halde davacı yönünden iş sözleşmesinin feshinde ayrımı haklı kılan nedenin ispat edilemediği anlaşılmıştır.

Davalı işveren tarafından yapılan feshin haklı nedene dayanmadığı ve fesih işlemi yapılırken 4857 sayılı İş Kanunu’nun 5. maddesinde düzenlenmiş eşit davranma borcuna uyulmadığı anlaşılmakla, davacının ihbar ve kıdem tazminatı taleplerinin kabulü gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi hatalıdır.

3- Davacı işçi fazla çalışma ücreti isteğinde bulunmuş, bilirkişi raporunda da bu yönde bir hesaplamaya yer verilmiştir. Mahkemece, fazla çalışma yapıldığında karşılığı olan ücretlerin ödendiği şeklinde tanık beyanları dikkate alınarak isteğin reddine karar verilmiştir. İşyerinde fazla çalışma yapıldığının ispatı işçiye ait ise de fazla çalışma ücretlerinin ödendiğinin ispatı davalı işverene aittir. Davalı işveren tarafından ispat yönünden yazılı bir delil sunulamadığına göre, dosya içerisinde bulunan bilirkişi raporu mahkemece bir değerlendirmeye tabi tutularak fazla çalışma ücreti hususunda bir karar verilmelidir.

F) SONUÇ:

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.