YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 02.06.2016 Esas: 2015 / 8742 Karar: 2016 / 4355

Kiracı Münhasıran Kötü Kullanım Nedeniyle Oluşan Hasar ve Zarardan Sorumlu Olup Olağan Kullanma ile Meydana Gelen Eskime ve Bozulmalardan Sorumlu Değildir.

Özet:

Dava, hor kullanma nedeniyle kiralananda oluşan zararın tahsili talebine ilişkindir. Kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu değildir. Açıklanan nedenlerle mahkemece, olağan ve hor kullanım değerlendirmesi yapılarak, hor kullanma nedeniyle oluşan zarar belirlendikten sonra kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payı hesap edilerek, belirlenen zarar tutarından düşülmesi gerekir. Eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır. 

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava, hor kullanma nedeniyle oluşan zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı dava dilekçesinde, 01.06.2005 başlangıç tarihli 3 yıl süreli kira sözleşmesi ile mecurun “inşaat marketi” olarak kullanılmak üzere davalıya kiraya verdiğini, sözleşmede kiralananın durumunun “sağlam, kullanıma hazır, mükemmel ve temiz” olarak belirlendiğini, hususi şartlar bölümünün 5. maddesinde “kiralanan alan kiracıya Ek-2 demirbaş listesiyle sağlam, temiz teslim edildi. Kiracı, kontrol ederek teslim aldı, iade ederken aynı şekilde iade edecek” şartının kararlaştırıldığını, ancak davalının sözleşmeye ekli Ek-2 demirbaş listesindeki eşyaları hor kullandığı, eşyaların bir kısmının ise eksik olduğu hususunun 24.05.2011 tarih ve 2011/141 D.İş sayılı dosya ile tespit edildiğini belirterek zararın tahsilini istemiştir.

Davalı cevap dilekçesi ile, kiracı sıfatıyla değil malik sıfatıyla kullandıklarını, hor kullanmanın söz konusu olmadığını, normal kullanım sonucu yıpranmalar olduğunu belirterek yersiz açılan davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın kabulü ile hor kullanma nedeniyle oluşan 123.173TL’nin dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.

1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davalının olağan kullanım ve yıpranma payına ilişkin temyiz itirazına gelince;

Taraflar arasında 01.06.2005 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiralananın tahliye edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece hükme esas alınan 24.05.2011 tarih ve 2011/141 D. İş sayılı tespit dosyasına ait tespit raporu ile mahkemece aldırılan ve tespit raporuyla uyumlu olan bilirkişi raporunda, sözleşmeye ekli Ek-2 belgede gösterilen demirbaş eşyaların bir kısmının hiç olmadığı, mevcut olanların ise hor kullanma nedeniyle onarılamayacak durumda olduğu, tespit tarihi itibariyle yenilenmesi için gereken tutar tespit edilmiş ancak tespit edilen zarardan yıpranma nedeniyle herhangi bir indirim yapılmamıştır.

6098 sayılı T.B.K.’nun 316. (B.K.’nun 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı kanunun 334. (B.K.’nun 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur.

O halde mahkemece alınacak bilirkişi raporu ile sözleşmeye ekli listede gösterilen demirbaş eşyalar yönünden olağan ve hor kullanım değerlendirmesi yapılarak, hor kullanma nedeniyle oluşan zarar belirlendikten sonra kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payı hesap edilerek, belirlenen zarar tutarından düşülmesi gerekir. Mahkemece gerçek zararın belirtilen şekilde tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verilmesi hatalı olmuştur.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.

SONUÇ:  Yukarıda (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK’ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK’nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.