YARGITAY 18.HUKUK DAİRESİ

Tarih: 08.03.2005 Esas: 2004 / 10220 Karar: 2005 / 1932

Ortak Yer Olan Terasta Tüm Kat Maliklerinin Rızası Olmadan İnşaat ve Değişiklik Yapılamaz.

Özet:

Davacı, çatı yapılmasına rıza ve onayın alınmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Tüm kat maliklerinin rızası olmadıkça ortak yerlerde kat maliklerinden biri inşaat ve değişiklik yapamaz. Rıza, kat maliklerinin özgür iradesine dayanmalıdır. Hakim, değişikliğe rıza vermeyen kat malikinin iradesi yerine geçip, muvafakat etmiş sayılmasına karar veremez.

Dava dilekçesinde çatı yapılmasına rıza ve onayının alınmış sayılmasına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın İ. yönünde kabulüne, dahili davalılar bakımından husumetten reddine karar verilmiş; hüküm davacı, davalı ve dahili davalılar Milli Eğitim Bakanlığı ve Maliye Hazinesi vekili tarafından temyiz edilmiştir.

YARGITAY KARARI

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup, gereği düşünüldü:

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla gerektirici yasal nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.

Ancak;

Kat Mülkiyeti Yasası’nın 19. maddesi hükmüne göre kat malikleri anataşınmazın mimari durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya yükümlü oldukları gibi; kat maliklerinden biri, tüm kat maliklerinin rızası olmadıkça anataşınmazın ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesisler, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramaz. Anayapının terası ortak yer olup, burada bir inşaat ve değişiklik yapılabilmesi için tüm kat maliklerinin rızasının alınmış olması gerekir. Bu rıza, her kat malikinin özgür iradesine dayanmalıdır. Hakim, böyle bir değişikliğe onay vermeyen kat malikinin iradesi yerine geçip, muvafakat etmiş (rıza göstermiş) sayılmasına karar veremez.

Mahkemece, yukarıda değinilen yasa maddesi ile açıklanan esaslar göz önünde tutularak anayapının üstüne –mimari projede açık teras iken– çatı yapılmış olmasına rızası bulunmayan kat malikinin bu değişikliğe muvafakat etmiş sayılması istemine ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 08.03.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.