YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 26.05.2016 Esas: 2016 / 6714 Karar: 2016 / 8487

Sigortalılık Başlangıcına Yönelik Her Dava Sigortalılığın Tespiti İstemini de İçerir – Eylemli Çalışma Konusu Yöntemince Araştırılarak Sonucuna Göre Karar Verilmelidir.

Özet:

Dava, sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti  ve tahsis başvurusu uyarınca da takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanması talebine ilişkindir. Sigortalılık başlangıcına yönelik her dava sigortalılığın tespiti istemini de içerir. Aksine düşünce, özellikle yaşlılık aylığının kabulü için öngörülen sigortalılık süresi yönünden gerçekten çalışanlar ile çalışmayanlar arasında adaletsiz ve haksız bir durum yaratır. Kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Gerçek çalışma olgusu, somut ve inandırıcı bilgilere dayalı biçimde ortaya konmalıdır. Açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, eksik araştırma ve inceleme sonucu, yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.

Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 01.10.1982 tarihi olduğunun ve 15.08.2011 günlü tahsis başvurusu uyarınca da takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasını istemiştir.

Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.

Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

15.08.2011 günlü tahsis başvurusunun sigorta girişinin 17.04.1986 tarihi olarak alınıp reddi üzerine açılan işbu davayla; 01.10.1982 tarihinin sigorta başlangıcı sayılması ve 15.08.2011 günlü tahsis başvuru uyarınca da yaşlılık aylığı bağlanması istenmiş; mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ise de, hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.

Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2011 tarih 2011/10-527 E., 2011/552 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi, “Fiili veya gerçek çalışmayı ortaya koyacak belgeler, işe giriş bildirgesiyle birlikte, 506 Sayılı Kanunun 79. maddesinde belirtilen ve sigortalının çalışma gün sayısını, kazanç durumunu, çalışma tarihleriyle birlikte ortaya koyan aylık sigorta gün bildirgeleri ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 17. maddesinde belirtilen dört aylık dönem bordroları gibi kuruma verilmesi zorunlu belgelerdir. Yöntemince düzenlenip süresi içerisinde kuruma verilen işe giriş bildirgesi, kişinin işe girdiğini göstermekte ise de, fiili çalışmanın varlığının ortaya konulması açısından tek başına yeterli kabul edilmesi olanaklı değildir.

Sigortalılıktan söz edebilmek için, çalışmanın varlığı, Yargıtay uygulamasında 506 Sayılı Yasanın 79/10. maddesine dayalı sigortalılığın tespiti davaları yönünden kabul edilen ilkelere uygun biçimde belirlenmelidir. Zira, sigortalılığın başlangıcına yönelik her dava sigortalılığın tespiti istemini de içerir. Aksine düşünce, özellikle yaşlılık aylığının kabulü için öngörülen sigortalılık süresi yönünden gerçekten çalışanlar ile çalışmayanlar arasında adaletsiz ve haksız bir durum yaratır.

Bu nedenle, işe giriş bildirgesinin verildiği ancak yasal diğer belgelerin bulunmadığı durumlarda çalışma olgusunu ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı, kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemeli; bu cümleden olmak üzere, işyerinde tutulması gerekli puantaj kayıtları, ücret bordroları ve gerekli dosyalar ile, kurumdaki belge  ve kağıtlardan yararlanmalı, ücret bordroları puantaj kayıtları getirtmeli, müfettiş raporları olup olmadığı araştırmalı, işyeri çalışanlarını saptamalı ve sigortalının bu işte ne kadar süre ile çalıştığını açıklamalı, gerektiğinde komşu işyeri çalışanlarının bilgilerine de başvurarak gerçek çalışma olgusunu, somut ve inandırıcı bilgilere dayalı biçimde ortaya koymalıdır. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün ve 1999/21-510 E.-1999/527 K.; 30.6.1999 gün ve 1999/21-549 E.-1999/555 K.; 5.2.2003 gün ve 2003/21-35 E.-2003/64 K.; 15.10.2003 gün ve 2003/21-634 E.-2003/572 K.; 3.12.2003 gün ve 2003/21-710 E.-714 K.; 3.11.2004 gün ve 2004/21-480 E.-2004/579 K.; 3.11.2004 gün ve 2004/21-479 E.-2004/578 K.;10.11.2004 gün ve 2004/21-538 E. ve 2004/621 K.; 01.12.2004 gün ve 2004/21-629 E., 2004/641 K.; 29.6.2005 gün ve 2005/21-409 E.-413 K.; 22.03.2006 gün ve 2006/21-43 E., 2006/98 K; 12.3.2008 ve 2008/21-242 E. 2008/251 K.; 23.12.2009 gün ve 2009/10-581 E.- 619 K.; 10.2.2010 gün ve 2010/ 10-72 E.2010/72 K.; sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.

Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında yapılması gereken; 01.10.1982 işe başlama tarihli işe giriş bildirgesinde yer alan “……………” işyeri sicil numarasından ve “……… Caddesi No.7” işyeri adresinden yararlanmak suretiyle işyerinin 506 Sayılı Yasa kapsamına alındığı ve çıkarıldığı tarih ile bildirgeyi veren “…” davalı kurum nezdindeki işyeri dosyası araştırılmalı; söz konusu şirketin varlığı, vergi dairesi ve ticaret sicil memurluğu kayıtlarından usulünce araştırılarak belirlenmeli; 06.08.2013 günlü kurum yazısında D……….. İ……… Koll.Şti adına 1980-1990 arası dönemde kapsamda olduğu bildirilen ………………….. no’lu işyerinin işbu davaya konu işyeriyle ilgisi ile aynı işyeri olup olmadığının belirlenmesi açısından anılan ………………….. no’lu işyerinin işyeri tescil dosyası ve dönem bordroları davalı kurumdan getirtilerek araştırılmalı; 18.12.2013 günlü zabıta araştırmasıyla işyeri sahibi olarak adları belirlenen … ve …’nun konuya ilişkin bilgisine başvurulmalı; davacı ile aynı işyerinde (Kontrplak işyeri) çalıştığını beyan eden tanık …’in … sicil dosyası celbedilerek, davaya konu işyerinde aynı tarihte çalışmasının bulunup bulunmadığı irdelenmeli; kamu düzenine dayalı bu tür davalarda re’sen yapılacak araştırmayla sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemeli; bu cümleden olmak üzere, işyerinde tutulması gerekli puantaj kayıtları, ücret bordroları ve gerekli dosyalar ile, kurumdaki belge  ve kağıtlardan yararlanmalı, ücret bordroları puantaj kayıtları getirtmeli, müfettiş raporları olup olmadığı araştırmalı, işyeri çalışanları saptanmalı , gerektiğinde komşu işyeri çalışanlarının bilgilerine de başvurularak varılacak sonuca göre karar verilmelidir.

Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 26.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.