YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 11.10.2004 Esas: 2004 / 7251 Karar: 2004 / 6811

Temerrüt Nedeniyle Tahliye – Süresinde Muaccel Kiranın Ödenmemesi Halinde Akdin Feshedilip Tahliye Davası Açılacağı Bilgisi Taşımayan İhtarname Hukuki Sonuç Doğurmaz.

Özet:

Temerrüt nedeniyle tahliye davasına dayanak ihtarnamede, ihtarın tebliğinden itibaren 30 gün içinde bildirilen borçların ödenmesi, aksi halde yasal yollara başvurulacağı bildirilmiştir. Akdin feshedileceği ve tahliye davası açılacağı açıkça belirtilmemiştir. Söz konusu ihtarname hukuki sonuç doğurmayacağından tahliye davasının reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde karar tesisi hatalıdır.

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye-alacak davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kâğıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi ve kira bedelinin tahsiline ilişkindir. Mahkeme kiralananın tahliyesine kira bedelinin tahsiline karar vermiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.

1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere, bilirkişi raporuna göre alacağa ilişkin davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davalı vekilinin tahliyeye ilişkin temyiz itirazlarına gelince:

Davacı vekili, davalının müvekkil idareye ait taşınmazda kiracı iken 4431 Sayılı Kanun gereğince kira aktinin 27.04.1998 tarihinde sona erdiğini, anılan kanun gereğince yeniden belirlenen kira bedeli ile sözleşme imzalanması için davalıya tebligat yapıldığını, davalının kira bedelini yüksek bulması nedeniyle dava açtığını, Sivas Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2001/150-301 esas ve karar sayılı ilamı ile 28.04.1998 – 31.12.1998 dönemi kirasının 26.300.000.-TL olarak belirlendiğini ve kararın kesinleştiğini, bu bedel üzerinden yıllar itibariyle artırılmak suretiyle kira bedellerinin bulunduğunu, davalının 1998 tarihinden beri kira ödemediğini, ödenmeyen kira bedelleri için davalıya ihtar keşide ettiklerini, ihtarın davalıya 09.01.2003 tarihinde tebliğ edildiği halde yasal süresi içinde ödemede bulunmayan davalının temerrüt nedeniyle tahliyesini ve 4.539.120.000.-TL alacağın tahsilini istemiştir. Davalı vekili ise davacı ile yapılan bir kira sözleşmesi bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur.

Davaya dayanak teşkil eden 08.01.2003 keşide ve 09.01.2003 tebliğ tarihli ihtarnamede ihtarın tebliğinden itibaren bir ay (30 gün) içerisinde beyanı çıkartılan borçların ödenmesi, aksi halde tüm mahkeme masraflarının muhataba ait olmak üzere yasal yollara baş vurulacağı yazılmış, ancak, aktin fesihedileceği ve tahliye davası açılacağı açıkça belirtilmemiştir. Bu durumda ihtarnamenin Borçlar Kanunu’nun 260. maddesine uygun olarak düzenlendiğinden bahsedilemez. Borçlar Kanunu’nun 260. maddesine uygun olmayan ihtar hukuki sonuç doğurmaz. Bu nedenle tahliye davasının reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde tahliyeye de karar verilmesi hatalı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Hükmün yukarda bir nolu bentte yazılı nedenle alacağa ilişkin kısmın ONANMASINA, 2 nolu bentte yazılı nedenle tahliyeye yönelik hüküm kısmının BOZULMASINA ve onanan kısım için aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 11.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.