YARGITAY 9.HUKUK DAİRESİ

Tarih: 30.05.2016 Esas: 2015 / 2609 Karar: 2016 / 12628

Fazla Çalışma Ücreti Alacağı – Prim Usulü Çalışma Halinde Fazla Çalışma Ücretinin Sadece Zamlı Kısmı Hesaplanarak Karar Verilmelidir.

Özet:

Dava, fazla mesai ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsili talebine ilişkindir. Davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında ihtilaflıdır. Prim, çalışanı özendirici ve ödüllendirici bir ücret ödemesi olup işverence işçiye garanti edilmiş bir temel ücretin üzerine belirli bir usule bağlı olarak ödenen ek bir ücrettir.  İşçi fazla mesai yapsın yapmasın prim ödemesi var ise bu ek ücrete hak kazanır. Ancak ister gezerek, isterse işyerinde çalışsın satış temsilcisi mesaisi artıkça prim alacağı artacağından, bir anlamda yüzde usulü ile çalışması söz konusu olduğundan fazla çalışma ücretinin yüzde usulünde olduğu gibi sadece zamlı kısmının hesaplanması gerekir.

Davacı, fazla mesai ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y     K A R A R I

A)Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili; davacının 23.06.2008-03.02.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde Anadolu Yakası ve Batı Karadeniz Bölgesinden sorumlu satış uzmanı olarak çalıştığını, fazla mesai yapan ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışan davacıya ücretlerinin karşılığının ödenmediğini ileri sürerek, fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücretlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.

B)Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili; davacı ile imzalanmış 23.06.2008 tarihli hizmet sözleşmesinde hafta tatili ve genel tatil ücreti ile fazla mesai ücretlerinin ücrete dahil olduğunun kararlaştırıldığını, alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece davanın kısmen kabulü ile fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücretlerinin davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.

D)Temyiz:

Kararı davalı temyiz etmiştir.

E)Gerekçe:

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacının hizmet süresi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Mahkemece davacının işe giriş tarihini 19/03/2008 olarak belirleyen bilirkişi hesap raporuna itibarla hüküm kurulmuş ise de, işe giriş tarihinin 23/06/2008 olduğu taraflar arasında ihtilafsızdır. Hatalı belirlenen işe giriş tarihine göre yapılan hesaba itibarla karar verilmesi isabetsizdir.

3- Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlık konusudur.

Prim, çalışanı özendirici ve ödüllendirici bir ücret ödemesi olup işverence işçiye garanti edilmiş bir temel ücretin üzerine belirli bir usule bağlı olarak ödenen ek bir ücrettir. İşverenin istek ve değerlendirmesine bağlı olabileceği gibi, sözleşme gereği olarak da verilebilir. Fazla mesai ise kural olarak 4857 sayılı İş Kanunu’na göre, kanunda yazılı şartlar çerçevesinde, haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. İşçi fazla mesai yapsın yapmasın prim ödemesi var ise bu ek ücrete hak kazanır. Ancak ister gezerek, isterse işyerinde çalışsın satış temsilcisi mesaisi artıkça prim alacağı artacağından, bir anlamda yüzde usulü ile çalışması söz konusu olduğundan fazla çalışma ücretinin yüzde usulünde olduğu gibi sadece zamlı kısmının (% 50) hesaplanması gerekir.

Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacıya ödenen primler tenzil edilerek hesap yapılmış ise de, somut uyuşmazlıkta, dosyadaki bilgi ve belgelerden ve özellikle bordro içeriklerinden davacının prim usulü çalıştığı izlenimi edinilmektedir. Mahkemece davacının prim usulü çalışıp çalışmadığı belirlenerek, prim usulü çalışıyor ise fazla mesai ücretinin sadece zamlı kısmının hesaplanarak (kazanılmış usuli hak ilkesi de gözetilerek) hüküm altına alınması gerekirken hatalı yapılan hesaba itibarla karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

F)Sonuç:

Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 30.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.